Bir soruyu doğru biçimde ve içerikte sormak, onu yanıtlamanın birincil koşuludur.
Bu biçimiyle bu soru; tikel, eksik ve hatta yanlış sorulmuş / denklemlenmiş durumda kalıyor.
Bu soruyu, geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman kipinde tasarlayalım ve mantıksal açıdan bir parça durumundaki onu yükseltgeyelim:
Dans neleri becerdi?
Dans belki de en eski sanat dalıdır. Müziksiz de dans edilebildiği, dinsel dansaların belli bir bölümü müziksiz olduğu için böyle düşünüyoruz.
Temel sanatlardan biri olarak binlerce yol baki kalabildi. Salon ve folklor danslarına karşın böyle kalabildi.
Dans, içgüdü ve coşuma en çok hitap eden sanat dalıdır. Ya da en doğal sanat dalıdır. Hala.
Dans neleri beceremedi?
Sürekli devrim gibi, sürekli avangard kalamadı.
Avangard kalamadı.
Bu ikisi birbirinden oldukça farklı şeyler. Bakınız: Richard Schehner metinrleri.
Motor duyu-dilin tümel tanım kümesini tanımlayamadı.
Diğer duyu-dillerle (sözel, görsel ,işitsel, kimyasal) disiplenlerarasılığını ve çokdisiplinliliğini çok düşük bir yüzdede gerçekleştirebildi.
Dans neleri beceriyor?
Bunu yakın geçmiş zaman kipiningünümüze izdüşümlerini de hesaba katarak yanıt vereceğiz.
Modern dans, sinema ile birlikte, 1960-2000 arasındaki 40 yıl boyunca öncü sanat dalı bayrağını taşıdı. ‘tanztheater’ın ve ‘buto’nun öncülüğü yitirip, bir gelenek durumuna dönüştürülmesiyle bu durum ortadan kalktı ve yeni yüzyılda sinema tek başına yola devam ediyor.
‘300’deki kahin kadının dansı: Saydam-ışık-heykel dans.
‘Mushishi’deki opak-yazı-dans.
Disiplinlerarası ürünler veriyor ama dansçılar aracılığıyla değil de, diğer sanat dallarının ve altdallarının icracıları aracılığyıla ve tarafından...
Dans neleri beceremiyor?
Sinemayı takip edemiyor. Tersine sinema, onun işlevlerini yerine getiriyor.
Dans neleri becerecek?
Dansta ‘gender-cult’ aşılacak. Bu; aseksüaliteyle / nötroseksüaliteyle, siberuzayla, ölümsüzlükle, robot dansla, uzay dansıyla mümkün olabilir. Bunların birden küçük parçalarını veya birden büyük bütünlerinin her türlü kombinasyonu olabilir.
Motor-duyu dilin tüm evrensel tanım kümesini tasarlayacak.
Bugün bilgisayarların elinde olan ve feçlilere bile devnimi olanağı veren yeni teknolojilerle bütünleşecek ve sieruzaylaşacak.
Holografik dans:
Işık-yazı-dans.
Artık tikel sorumuzu tümelleştirebiliriz:
Dans neleri becerebilir, neleri becerebilir ve neleri becerebilecek?
Kötürümleri dans ettirebilir.
Herkesi dans ettirebilir.
Dans programları yaratabilir.
Uzay dansını tasarlayabilir.
Yazılım dansını tasarlayabilir. Bu, şimdilik daha çok dans yazılımı durumunda. (Labanotasyon’a geçersizlik şerhi düşüyoruz.)
Dansçı olarak neo-entellektüeli yaratacak.
Nedir neo-entellektüel?
Aydınlanma Çağı’nın aydınından farkıl olarak köksüzdür, topluma bağlanmaz.
Dansın gelecekbilimini yaratacak.
Dans aracılığıyla kültüre, sanata ve zihne katkıda bulunacak, katma değer ve artı değer yaratacak.
Her artı değer bir katma değer değildir ve her katma değer bir artı değer değildir.
(Ocak-Şubat 2009)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder